Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- Uluslararası desteği arkasına alan İsrail, sivilleri hedef almadığını öne sürse de İran topraklarına yoğun saldırılar gerçekleştirdi ve bir kez daha çocukları hedef alan acımasız yüzünü gözler önüne serdi.
Bu çocuklar ne askerdi, ne politikacı, ne de nükleer bilim insanı. Onlar, yarınlar için hayaller kuran masumlardı, artık hiçbir sabaha uyanamayacak hayaller.
Savaşlarda ve askeri saldırılarda hayatını kaybeden çocukların görüntüsü, insanlık tarihinin en karanlık sahneleri arasında yer alıyor. Bu çocukların Gazze’de, Ukrayna’da, Tahran’ın kalbinde ya da dünyanın herhangi bir köşesinde öldürülmeleri arasında bir fark yok, ölümlerine ait görüntülerin yayılması, uyanık vicdanları derinden sarsıyor.
Tahran’da sabahın sessizliğini bozan şiddetli patlamalardan sadece birkaç saat sonra, hayatını kaybeden çocukların fotoğraflarının paylaşılması halkı derin bir şok ve çaresizlik duygusuna sürükledi.İran'ın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi, İsrail rejiminin İran’a yönelik saldırılarının ele alındığı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi toplantısında, İsrail'in yalnızca askeri hedefleri vurduğu yönündeki iddiasını yalanlamak amacıyla, İsrail saldırılarında hayatını kaybeden İranlı çocukların fotoğraflarını sundu. Büyükelçi, bu görüntüleri saldırıların sivilleri hedef aldığına dair bir kanıt olarak değerlendirdi.
Siyonist rejim, Auschwitz kamplarındaki mağduriyet anlatısına rağmen, kendi savaşlarında çocukları ilk ve en savunmasız kurbanlar hâline getirmiştir. Bu acı gerçek, yalnızca dünya siyasetinin tarihine düşülmüş kara bir leke değil; aynı zamanda bugünün insanlık seviyesini ölçen bir aynadır.Hâlâ birçok şehidin naşı tanımlanabilmiş değil. Bu vahim olay, Siyonist rejimin gerçek yüzünü bir kez daha tüm dünyaya göstermiş oldu.Verdik sokaklarımıza adlarını, Sorduklarında adresimizi, Bilelim hangi şehidin kan yolundan evdeki huzura ulaştığımızı.
yorumunuz